20091024

evlilik, müzik piyasası ve 7sinde ne ise 70inde de zeka olarak o olma hali


kendimden 13 yaş büyük bir adamdan ciddi bir evlenme teklifi aldım. nasıl bir saçmalıktır bu nasıl bir düşünce yapısının vardığı sonuçtur bilememekteyim.
lise yıllarımda da yaşadım bu tip saçma şeyleri. 'artık sevgilim olmanı istemekten sıkıldım bak öyle ciddiyim, öyle seviyorum ki seni eşim olmanı istiyorum' tarzı laflar işittim ama gençliğin verdiği deli cesareti, mantık kilitlenmesi dedim. peki ya bu ne oluyor?
çok seviyorum seni, tapıyorum sana? hülen daha tanışalı kaç gün olmuş nasıl böyle şeyler söylersin diyorum 'bana çok iyi davrandın' diyor adam. e ben herkese iyi davranırım mizacım gereği. sabah ekmeğimi aldığım bakkal amcaya karşı da öyleyim son derece güler yüzlü son derece nazik e o da mı evlenme teklif etsin bana?
yaşadığım 'deniz' hezimetinin üzerine geldi bu adam. beraberken çok eğlendim, çok güldüm epeydir ihtiyacım olan şeylerdi bunlar ve ben de çok mutlu oldum. adam geldi bende kaldı buna da izin verdim ki nitekim yine kendi hatam!
ertesi gün bir bakıyorum adam parfümlerimin yanına parfümlerini koymuş benim evim bizim evimiz olmuş. kendimi resmen erkek gibi hissettim işte o an. kızlar sürekli baskı yapar ya evlenelim bilmem ne diye makyaj malzemelerini falan dizerler lavabodaki aynanın önüne hah işte aynen o anki ruh halini yaşadım. noluyor? napıyoruz? dedim.
her şeyime saygı duydu, sahip olduğum mevcut durumlardan ötürü tamamen aksi yönde yaşadığı hayatını değiştirebileceğini söyledi, değer verdi çok değer verdi ama ilk defa karakterime değil fiziki görüntümdeki elemanlara taptı. oranı çok seviyorum buran bilmem şöyle tapılası, uzun yıllardır görmeğim bir fiziğe sahipsin sen v.s. değilim abi! ne taş hatunlar var sen hangi dünyada yaşıyorsun? hadi diyelim ki gerçekten öyleyim ben bu laflarla onure olmam ki. en haz aldığım bana en gurur veren şey karakterimdeki hatların dikkatle incelenmiş olması ve takdir edilmesidir. benim çabalarımla buraya geldi çünkü karakterim, kendi kararlarımla yönlendirdim kendimi ve 'ben'i buldum. bedenimde hiç bir müdehalem olmadı ki benim! ha uzun süredir çıktığım sevgilim olur, beni zaten tanıyordur beraber acayip hoş vakit geçiririz ki öyle biri olursa zaten zamanı geldikçe karakterimin beğendiği yönlerini takdir eder arada da iltifat olarak fiziğimi beyendiğini söyler ben de ONURE OLMAM mutlu olurum. tamamıyla hırs yaptı dış görünüşüme sahip olmak için ve o yüzden böylesine bağlandı.
sevgili olmayı düşünmedim değil çoook uzun süredir zaten ihtiyacım var birini sevmeye ve birinden ilgi görmeye lakin aynı evde yaşamak, onunla beraber olduğumu tüm sülaleye söylemek bununla yetinmeyip tanıştırmak bununla da yetinmeyip daha okulum bitmeden kendimden 13 yaş büyük biriyle evlenmek peeh!
bu adam rock müzik piyasasının içinden bir adam. türkiye'de de bu piyasanın ne denli kazanç sağladığı ortada. en iyiler bile çulsuz geziyor. ben bunca yıl doğru insanı beklemişim, kısa süreli mutluluklar yaşamaktan kaçınmışım çok daha duru olabilmek adına, parlak bir geleceğim, mutlu olacağım ve kazanç sağlayacak bir mesleğim olsun diye kıçımı yırtmışım gerçekten tüm bunları yaparken beklediğim insanın sen olduğuna nasıl inandırdın sen kendini?
ailene de söyleyeceksin! oldu paşam! kendimden 13 yaş büyük bilmem ne grubunun vokaliyle beraberim ben anne baba, turizm ve otelcilik okumuş sonra da açık öğretimden işletme bitirmiş. bana evlenme teklif etti... bu mudur yani? hiç birini küçümsemek adına söylemiyorum tüm bunları belki beklediği adam da aynen bu özelliklere sahip olacak ama çocuğunun mutluluğu ve başarısı için kendini parçalamış, tüm imkanlarını seferber etmiş en parlağından onun için bir gelecek hazırlamış ve çocuğunun başarılarından mutlu hangi anne baba mutlu olur ki bunları duyunca? 'kusuruma bakma ama en başta ailemin mutluluğu benim için her şeyden önemli. kendi mutluluğumdan bile. çünkü söz konusu benim mutluluğum olduğunda onlar kendi mutluluklarını bir an dahi düşünmediler. onlar için en önemli şey bensem benim için de en önemli şey onlar.'dedim.
ve saatler süren bir ton mantıklı açıklamayla dolu konuşmamızdan adamın anladığı şu;
'sen bir rockstarsın, ailem izin vermez, seninle evlenemem' facebookta beni blogladıktan sonra statusüne yazdığı şey bu 33 yaşındaki adamın! helal len dedim bunu duyunca. iyiki seni 33 yaşındayken tanımışım ben bundan 4, 5 yıl öncesini ve daha öncesini düşünemiyorum. bir de bütün gece üzüldüm adamı üzdüğüm için. 'artık birine evlenilebilecek kızsın dediğimde kızlar korkuyorlar' gibi bir şey de yazmış. bunları ikinci ağızdan duyduğumdan tam olarak cümleyi bilmiyorum ama anlatmak istediği şey bu yani. 1. ben zaten biliyorum evlenilecek kız statüsünde olduğumu 2.evlenilecek kız olduğumun bilincinde olduğum için her evlenme teklif edenle evlenmem mi gerekiyor peki? 3.ben senin kriterlerini birebir karşıladım diye sen de benimkileri karşılamış mı oluyorsun?
bu gün şu anda bana git demezsen bir daha bırakmam seni kurtulamazsın benden dedi adam yaa. bundan daha korkunç bir cümle olabilir mi bir ilişkide? git dedim ben de. çok ihtiyacım olduğundan ve ben de ona değer verdiğimden bir şeylere başlayabilirdik sevgilim olabilirdi ama bu kadar ileriye gitmemeliydi.
ay amma da uzattım yazıyı ne dolmuşum böyle ben!
velhasılı kelam insan 7sinde ne ise 70inde de o oluyor. ve bu yazıyı yazan şahıs üst üste yaşadığı 2 kocaman travmanın üzerine ömrü billah müzik piyasasındaki kimse ile arkadaş dahi olmuyor.
bitti

0 fikir fıtlatımında bulunulmuş: