20100116

kehanet



dün cin çağırdık. neheheh!

bizim alkollü olmamızın bir etkisi var mıdır bilinmez ama acayip formundaydı 'aza'. (adı aza imiş zat-ı muhteremin) çok hızlı hareket etti, parmağım boşa çıktı kaç kere takip etmekte zorlandım epey fincanı.

eskiden tırsardım böyle şeylerden ama epey bir zamandır yanlız yaşamamdan ötürü tırstırıcı bir sürü badire atlattım. bünyem bağışıklık kazandı sanırım, günlük ritüellerimden biriymiş gibi soğuk kanlıydım.

uzun bir süre beni hiç sallamadı, elife çalıştı hep. elif'in soru sormasına fırsat bırakmadan yazdı bir sürü şey, o derece. kobay gibiydim yalnızca enerjimden faydalandı. işin ilginç yanı ben parmağımı çekince orada kaç kişinin parmağı olursa olsun hareket etmiyor fincan, ben gelince gaza geliyor çılgınlar gibi görevini icra ediyor. nasıl bir beyin gücüyse artık benimki.

neyse uzatmadan beni kale alıp geleceğime dair söylediği kehanetlere geleyim.

iş hayatımda acayip başarılı olacakmışım. bana aferin demekle kalmayıp fevkalade sıfatını kullandı bu başarım için. elif 'aylık ne kadar maaş alacak peki?' diye sordu bu şatafatlı cevapların üzerine, aza bey 9 milyar (ben eski kafalıyım kardeşim onun 9 bin olduğunu anla artık sen) alacağımı söyledi. ağzım kulaklarımı geçip enseme doğru ilerlerken verilmiş olan bu şiddetli gazın etkisiyle 'oha! bebekten de ev alırım ohh ooh misss...'geyikleri çevirirken ben aza bey EVET'in üzerinde 1 tur attıktan sonra 'bebekte ev' yazmak suretiyle keyfime keyif kattı. tekrar teşekkürlerimi iletiyorum buradan sevgili cin kardeşime...

'evlenceksin, aşık olcaksın' şeklinde türkçemizi katlederekten bir kaç gerçeği (!) daha su yüzüne çıkardı kendisi. 'ne zaman ne zaman?' haykırışlarıma 9 eylül 2010 tarihini yazarak yanıt verdi ki bu o genç adamla ilişkiye başlayacağım tarihmiş.

adı 'ahmet' imiş bu kehanete göre sevgili zevcemin. (zevce erkekler için kullanılır mı acaba?) ağustos ayında bodrumda ailemle çıktığım tatilde tanışacakmışız. ben bu ailemle çıktığım tatilde tanışma hadisesine 'ailemle tatildeyken neler yapıyorum acaba ben yahu...' yorumunu getirip pis pis sırıtaraktan söylenirken 'olsun o kadar. aşk bu.' yazdı peki dedim ben de. bu arada 'ahmet' kumral ela gözlü imiş bu kehanete göre, çok sevindim. sarışın olsun, renkli gözlü olsun, kumral olsun, ela gözlü olsun favorimdir zaten.
'çılgınlar gibi aşık olacaksın, çok mutlu olacaksın' dedi bana. olabilir, buna inanırım. yer yüzünde çılgınlar gibi aşk yaşayacak biri varsa o da benimdir zaten muhtemelen. 5 buçuk yıl sonra da ilişkimizi resmileştiriyormuşuz vatana millete hayırlı olsun.

inandım mı? inanmadım. ama böyle şeyler hep gereksiz bir beklenti, heyecan içine sokar ya insanı, öyleyim. mesleğini, okuduğu okulu falan bilmiyormuş öyle söyledi. bir tarafından sıkıyor olsa onları da sıkardı diyerekten bir parça daha umutlandırıyorum kendimi ama yine de öyle büyük bir beklenti içerisinde değilim, ama yine de içerisindeyim. hem sıka sıka 'ahmet' ismini mi sıktı o kadar afilli cafcaflı isim varken. ahmet ne yani?
sana ne ya! inanırım, inanmam hem! allahalla...

öyle işte. şimdi gelip de bana 'cin min yok keklemişler seni ehe ehe!' ayağı yapma boş ve çok konuşmuş olursun. gözümle gördüm, daha önce de bir çok defa içerisinde bulundum bu metafizik karşıtı hadisenin. in mi cin mi bilmem ama var yani öyle bişey bunu bilir bunu söylerim. haa bir de elif sevgilisini aradı, çocuk açmadı telefonu elif sordu işte niye açmıyor telafonumu falan diye aza bey de 'uyuyor' yazdı. 1 buçuk saat sonra falan sevgilisi aradı 'uyuyordum duymadım telefonu' dedi. bu da ilginç bir yaşanmışlık.
öyle...

5 fikir fıtlatımında bulunulmuş:

cemo | 17 Ocak 2010 02:09

Cin değil ruhtur o ve güzel sıkmış geleceği hiçbir varlık göremez Tanrıdan başka.

Metafizik işlere bulaşmak tehlikelidir.Yamulan çok bu hevesle

ben | 17 Ocak 2010 02:11

yamulduğumda haber veririm o vakit

Adsız | 31 Ocak 2010 01:19

Bir arkadaşada seneye fiat marka arabası olacağını söylemiş ve arkadaş bundan yaklaşık 2 hafta sonra arabanın istanbula doğru yola çıktığını öğrenmişti.

ben | 31 Ocak 2010 01:22

bu bahsettiğim aza değil de daha önce çağırdığımız isminin gizem olduğunu söyleyen bir cin de arkadaşıma ocakta işe başlayacaksın demişti kasımda ve çocuk işe başladı şuan.

Adsız | 1 Şubat 2010 02:00

gerçekten tüyler ürpertici işler bunlar... dikkatli olmak lazım. gizem adındaki ruh bi arkadaşımıza takılmıştı fincan sürekli onun dizine doğru gidiyordu sonra geri çekiliyordu. çok sevdi sanırım onu... bu arada geçen arkadaşım onlarında bi şekilde internette olan şeyleri görüp tepki verebildiklerini söylediğinde şok oldum. umarım bu yazıdan sonra sağ kalabilirim... tırstımmı ? ıh ıh yok. azıcık belki :/ hemen uyumam lazım.