20100104

tanrım seni severim bilirsin...



tanrı güzelliklerle dolu bir paket bıraktı kapımın önününe 2010dan önce. sevdim paketimi. çok güzel şeyler çıktı içinden.

ama hayata karşı sukunetimi korumaya devam ediyorum. kendinden korkuttu beni. tabi ki korkuyorum. güzel olan her şey bitermiş dediler ya hani. güzel olan her şey başlar mı peki? yani muhakkak güzel olacak tanrı da biliyor mesela bunu ama sırf eziyet olsun diye elinden alabilir mi, daha sımsıkı sarılma fırsatı dahi bulamamışken?

güzel olan şeyler insanı üzer mi peki? yada paranoyalarla korkutur mu? insan niye paranoya yapar ki? eğer ortada gerçekten üzücü bir şey varsa zaten öğrenince üzüleceksin, ortada hiç bir şey yokken paranoyalara inanıp üzülmek saçma değil mi? saçma.

neden düşünce gücümün hızına yetişemiyorum bugün, kendimi iyi ifade edemiyorum, kopuk sapık paragraflar yazıyorum? peki, peki neden bu kadar çok soru soruyorum? çünkü öksürüyorum, çünkü hastayım, çünkü çizgifilm izliyorum, çünkü...

yazamadım!

tanrım seni severim bilirsin...
yap bir güzellik, hadi be hacı...
(oha hacı dedim koskoca tengri'ye!)

NOT: ay dur çok alakasız da bir fotoğraf koyayım. lütfen. nolur.
heh.

fotoğraftaki baaaayan 1929 türkiye güzeli, türkiyenin ilk tescilli güzeli feriha tevfik'miş. 'nur içinde yatsın'dır şimdi heralde...

2 fikir fıtlatımında bulunulmuş:

Adsız | 4 Ocak 2010 14:35

:)))))))))))))
bayildim bloguna :)
ozellikle bu yazini cook sevdimmm :)

ps: ruh halin su an nasil bilmiorum ama gulumsuosundur umarim herhangi biseye .)

ben | 4 Ocak 2010 15:06

sayende gülümsüyorum şu an, evet. bak :)

ay çok mutlu oluyorum gerçekten. beğenilecek işler çıkarmış olmanın hazzı bambaşka. bu hazzı bana yaşattığın için teşekkür ederim Gia'cım :)