20100214

çocukluğum


o yabancı olmuzda parfüm kokusunu soluyarak ağlayacağıma,
babamın omzunda uyuyabilseydim keşke yine,
kahverengi deri ceketinin kokusunu soluyarak.

annem okşasaydı saçlarımı yeni kremlediği elleriyle,
işte o zaman güvenle dolardı içim, dalardım uykuya
istediğim bebeğin hayalini kurarak.

akşam olup el ayak çekilince girdiğim evde,
annemin yemeklerinin kokusuyla doldursaydım genzimi,
yalnızlığın yakan buruk kokusunu unutarak.

gül rengi şarap dolu kadehler olacağına elimde,
yüzümü kaplayan o kocaman bardaklardaki bitmek bilmez
sütümü yudumlasaydım homurdayarak.

ve şimdi kimse sevemezken beni onlar gibi,
çocukluğuma dönebilsem bir geceliğine,
oyuncak ayım yerine yalnızlığıma sarıldığım,
soğuk yatağımda gözlerimi kapayarak.

0 fikir fıtlatımında bulunulmuş: