20091213

garip


offf o kadar çok konuşuyor o kadar çok hareket ediyor ki bu deniz. anaaaam! hiç bitmeyen tükenmeyen bir enerjisi var. hani bana da derler onu 'bi yorul artık, hareketsiz kal bir süre, sus otur...' gibisine ama ben bu kadar da değilim be yahu.
ben de o şekilde yoruyor muyum insanı acaba?
söylediklerine yaptıklarına gülmekten yoruldum resmen bir süre sonra. çok garip bir adam bu.

benim o koskoca 7 yıl boyunca aşık olduğum adam bu mu bilemiyorum ama işte artık. büyüsü mü kaçtı ne olduysa...

var olan deniz yılmaza aşık olup kafamdaki deniz yılmazdan kurtulmam gerekirken neden böylesine hissiyatlar içerisindeyim, kafam niye böylesine karışık bilmiyorum.
beraber izdivaç programı izlerken (nasıl bir eğlence anlayışımız varsa) 65 yaşındaki apartmanları olan bir dedeye daha 20sini doldurmamış bir kızcağız talip oldu. 45 yaş! 'çok sempatik buldum, beğendim' diyor başka bir şey demiyor hanım kızımız. biz de bunun geyiğini yapıp eğleniyoruz, öyle gülüyorum denizin söylediklerine falan neyse çat diye 'biz 15 yaş var aramızda diye kasıyoruz' dedi arada 'hönk! neiiyy?!' diye kaldım böyle. denizin bunu düşünmüş olacağını düşünmemiştim hiç. yani bunu derken hani o ve ben hadisesini.
garip oldu.
ben zaten garibim.
böyle iyice garip oldu.
her bir şey garip değil mi zaten.
hayat ne garip ulen...

2 fikir fıtlatımında bulunulmuş:

brakulla | 13 Aralık 2009 14:08

çoh deli garip hem de

ben | 13 Aralık 2009 14:20

kedimin bir diğer adını da garip mi koysam acaba? :/